NUMARALI
HADİS-İ ŞERİF:
حَدَّثَنَا
مُحَمَّدُ
بْنُ كَثِيرٍ
أَخْبَرَنَا
سُفْيَانُ
حَدَّثَنَا
عَطَاءُ بْنُ
السَّائِبِ
عَنْ أَبِيهِ
عَنْ عَبْدِ
اللَّهِ بْنِ
عَمْرٍو
قَالَ جَاءَ
رَجُلٌ إِلَى
رَسُولِ اللَّهِ
صَلَّى
اللَّهُ
عَلَيْهِ
وَسَلَّمَ
فَقَالَ
جِئْتُ
أُبَايِعُكَ
عَلَى الْهِجْرَةِ
وَتَرَكْتُ
أَبَوَيَّ
يَبْكِيَانِ
فَقَالَ
ارْجِعْ
عَلَيْهِمَا
فَأَضْحِكْهُمَا
كَمَا
أَبْكَيْتَهُمَا
Abdullah b. Amr'den;
demiştir ki: Bir adam Rasûlullah (s.a.v.)'e gelerek;
Hicret etmek üzere
seninle antlaşmaya geldim. Annemi ve babamı da (arkamda) ağlıyor olarak
bıraktım dedi. (Hz. Nebi (s.a.v.)'de);
''Geri don onları
ağlattığın gibi güldür." buyurdu.
İzah:
Nesâî, bey'ât; İbn
Mâce, Cihâd; Ahmed b. Hanbel, II, 160, 194, 198, 204.
Bu hadisi Hattâbî şöyle
açıklamıştır: "Savaşa çıkacak olan
bir kimse eğer bu savaşa mecbur olmadan sadece sevap kazanmak arzusuyla
çıkacaksa, annesinin ye babasının izni olmadan çıkamaz. Fakat üzerine farz
olan bir cihadı ifâ etmek isteyen bir kimsenin anne ve babasından izin alması
gerekmez."
Bu hükümler müslüman
olan anne ve babalar içindir. Annesi ve babası kâfir olan kimselerin cihada
çıkmak için onların iznini almaları söz konusu değildir. İsterse çıkmak
istediği cihad nafile olsun.
Aynı şekilde borcunu
acele olarak ödemesi gereken bir kimse de alacaklının iznini almadan üzerine
farz olan cihadı ifâ etmek üzere cepheye gidemez. Hacca gitmek de böyledir.
Her ne kadar metinde
annesinin babasının iznini almadan Hz. Nebi'den hicret etmek için izin isteyen
bir kimseden bahsediliyorsa da hicret etmekle savaşa çıkmanın hükmü bir
olduğundan ulema buradaki hicret meselesini cihad yönünden ele almışlardır. Bu
bakımdan Musannif Ebû Davud bu hadisi anne ve babası razı olmadığı halde savaşa
çıkan kimse başlığı altında vermiştir. Musannif Ebû Dâvud bu adamın hicret
ettikten sonra savaşa çıkacağım kabul ederek bu hadisi bahis konusu başlık
altında zikretmiş de olabilir.